TÜRKİYENİN
MALİ DİSİPLİNİ KONUSU
Prof.
Dr. Vefa Tarhan
Aşağıdaki link'teki yazı Milliyet Gazetesinin 7 Mart
2013 sayısında Düşünenlerin Düşüncesi köşesinde 'Türkiye’nin Dünyadaki Yeri Nasıl Belirlenmeli?' başlığı ile yayınlandı. Yazı,
Türkiyenin övünç kaynağı olarak gösterilen 'mali disiplini' hakkında olduğu
için benim kullandığım başlık 'Türkiyenin Mali
Disiplini Ne Derece Sağlıklı?' idi.
Gazetenin neden orijinal başlığim yerine söz konusu başlığı kullanmış
olduğunu bilmiyorum. Bu başlığın kullanılacağında daha önceden haberim yoktu;
başlığı ilk defa yazı yayınlandığında gördüm. Benim görüşümce, yazının içeriği
ile uyumlu olanı orijinal başlıktı.
Yazıda, gelişmiş ülkelere oranla mali disiplin
konusunda en sık kullanılan iki ölçek olan Kamu Borç Oranı (KBO) = Kamu
Borcu/GSYH, ve, Bütçe Açığı Oranı (BAO) = Bütçe Açığı/GSYH kıstaslarına göre
Türkiye ile ilgili veriler her iki oranın da düşük olduğunu gösteriyor.
Dolayısıyla, Türkiyenin mali sağlığının belirlenmesi için, eğer metodoljik
açıdan doğru olanı gelişmiş ülkeler örnekleminin baz olarak alınması ise,
Türkiyenin mali disiplini gerçekten çok sağlıklı görünüyor. Örneğin, 2011
sonunda Türkite'nin KBO'su sadece %39 iken, Japonya'nın %230, ABD'nin %103,
Almanya'nın %81 gibi çok yüksek olan borç oranları vardı. Nitekim, 30 gelismiş
ülke ortalama KBO'su %106 idi. Aynı tabloyu BAO'da da görüyoruz. 2011 sonunda Türkiyenin
bütçe açığı milli gelirin %1.8'i iken (2012'de %2.7'si), Japonya'nın BAO'su
%9.8, ABD'nin %10.1, 30 gelişmiş ülke ortalaması ise %6.6 olarak gerçekleşti.
Dolayısıyla, bütçe açığı kıstasına göre de Türkiyenin mali disiplini sağlıklı
olmuş oluyor.
Ancak, Türkiye'yi diğer gelişen ülkelerle
kıyasladığımızda, Türkiyenin gelişmiş ülkelere oranla çok sağlıklı görünen mali
disiplininin Türkiye'ye özel bir durumu temsil etmediği, genel olarak diğer gelişen
ülkelerin de söz konusu iki kıstas için gelişmiş ülkeler kullanıldığında, sağlıklı
mali disipline sahip oldukları ortaya çıkıyor. Nitekim 2011 sonunda 30 gelişen
ülke KBO ve BAO ortalaması, sırasıyla %37 (Türkiye, %39) ve %1.8 (Türkiye'nin
de %1.8) olduğu ortaya çıkıyor.
Bu veriler iki soruyu gündeme getiriyor: 1. Türkiye'nin mali displini
hakkında bir görüş oluşturmak için gelişmiş mi yoksa gelişen ülke örneklemi mi
kullanılmalı? 2. 2011 sonunda %230 KBO'su ve %9.8 bütçe açığına rağmen nasıl
oluyor da Japonya 10 yıl vadeli Hazine tahvili için sadece %0.97 faiz öderken (Almanya,
%1.94, Danimarka, %1.79,vs.), Türkiye'nin aynı vadeli Hazine Bonosu faizi %9.59'du?
İlk sorunun cevabını link'teki yazımda veriyorum. Yazımın boyutunun uyması
gereken sınır nedeniyle ikinci soruyu Milliyet'teki yazımda inceleyemedim.
Yakında, sanıyorum T24'de, bu soruya cevap bulmaya çalışacağım. Milliyet
yazısının Link'i:
No comments:
Post a Comment