Friday 15 March 2013

DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ - TÜRKİYENİN MALİ DİSİPLİNİ KONUSU

 

TÜRKİYENİN MALİ DİSİPLİNİ KONUSU

Prof. Dr. Vefa Tarhan

 

 

Aşağıdaki link'teki yazı Milliyet Gazetesinin 7 Mart 2013 sayısında Düşünenlerin Düşüncesi köşesinde 'Türkiye’nin Dünyadaki Yeri Nasıl Belirlenmeli?' başlığı ile yayınlandı. Yazı, Türkiyenin övünç kaynağı olarak gösterilen 'mali disiplini' hakkında olduğu için benim kullandığım başlık 'Türkiyenin Mali Disiplini Ne Derece Sağlıklı?' idi.  Gazetenin neden orijinal başlığim yerine söz konusu başlığı kullanmış olduğunu bilmiyorum. Bu başlığın kullanılacağında daha önceden haberim yoktu; başlığı ilk defa yazı yayınlandığında gördüm. Benim görüşümce, yazının içeriği ile uyumlu olanı orijinal başlıktı.

Yazıda, gelişmiş ülkelere oranla mali disiplin konusunda en sık kullanılan iki ölçek olan Kamu Borç Oranı (KBO) = Kamu Borcu/GSYH, ve, Bütçe Açığı Oranı (BAO) = Bütçe Açığı/GSYH kıstaslarına göre Türkiye ile ilgili veriler her iki oranın da düşük olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla, Türkiyenin mali sağlığının belirlenmesi için, eğer metodoljik açıdan doğru olanı gelişmiş ülkeler örnekleminin baz olarak alınması ise, Türkiyenin mali disiplini gerçekten çok sağlıklı görünüyor. Örneğin, 2011 sonunda Türkite'nin KBO'su sadece %39 iken, Japonya'nın %230, ABD'nin %103, Almanya'nın %81 gibi çok yüksek olan borç oranları vardı. Nitekim, 30 gelismiş ülke ortalama KBO'su %106 idi. Aynı tabloyu BAO'da da görüyoruz. 2011 sonunda Türkiyenin bütçe açığı milli gelirin %1.8'i iken (2012'de %2.7'si), Japonya'nın BAO'su %9.8, ABD'nin %10.1, 30 gelişmiş ülke ortalaması ise %6.6 olarak gerçekleşti. Dolayısıyla, bütçe açığı kıstasına göre de Türkiyenin mali disiplini sağlıklı olmuş oluyor.

Ancak, Türkiye'yi diğer gelişen ülkelerle kıyasladığımızda, Türkiyenin gelişmiş ülkelere oranla çok sağlıklı görünen mali disiplininin Türkiye'ye özel bir durumu temsil etmediği, genel olarak diğer gelişen ülkelerin de söz konusu iki kıstas için gelişmiş ülkeler kullanıldığında, sağlıklı mali disipline sahip oldukları ortaya çıkıyor. Nitekim 2011 sonunda 30 gelişen ülke KBO ve BAO ortalaması, sırasıyla %37 (Türkiye, %39) ve %1.8 (Türkiye'nin de %1.8) olduğu ortaya çıkıyor.

Bu veriler iki soruyu gündeme getiriyor: 1. Türkiye'nin mali displini hakkında bir görüş oluşturmak için gelişmiş mi yoksa gelişen ülke örneklemi mi kullanılmalı? 2. 2011 sonunda %230 KBO'su ve %9.8 bütçe açığına rağmen nasıl oluyor da Japonya 10 yıl vadeli Hazine tahvili için sadece %0.97 faiz öderken (Almanya, %1.94, Danimarka, %1.79,vs.), Türkiye'nin aynı vadeli Hazine Bonosu faizi %9.59'du? İlk sorunun cevabını link'teki yazımda veriyorum. Yazımın boyutunun uyması gereken sınır nedeniyle ikinci soruyu Milliyet'teki yazımda inceleyemedim. Yakında, sanıyorum T24'de, bu soruya cevap bulmaya çalışacağım. Milliyet yazısının Link'i:

 


 

 

 

 

 


 

No comments:

Post a Comment