TEŞVİK PAKETİ CARİ AÇIK
PROBLEMİNİ ÇÖZEMEZ
Prof. Dr. Vefa Tarhan
Faiz ve döviz değerlerinin yüksek
ve düşük olduğu dönemlerde bile cari açığın, üstelik çığ gibi büyüyerek devam etmesi,
bu problemin çözümünün standart makro politikalararının ötesinde olduğunu,
yapısal bir yaklaşımın gerektiğini göstermekte.
Hükümet de aynı sonuca varmış olmalı ki Haziran 2012'de çözüm için
yapısal nitelikli olduğunu sandığı ve bir ithalat ikamesi politikasını temsil
eden oluşturduğu Teşvik Paketi politikasını uygulamaya koydu. Ancak, İş dünyası ve medya tarafından
Türkiyede ender görülen derecede yaygın olarak desteklenmesine rağmen, bu
yazıda söz konusu politikanın problemi çözemeyeceğini detaylı olarak açıklıyorum.
Her şeyden önce, paket istenilen sonuçları verse bile en fazla 'geçici' olan,
bu nedenle devamlı olarak yenilenmesi gereken bir program olduğu için 'yapısal'
bir yaklaşımı temsil etmemekte.
Ayrıca, paket negatif
dişsallıkları da içeriyor. Bunların en zararlısı subvansiyonların, ekonomilerde
kaynak dağılımını en verimli olarak gerçekleştiren
relatif fiyat mekanizmasına müdahele etme nitelikleri olduğu için, kaynak
dağılımının verimini düşürücü olması. Bu açıdan, paketin yapılacak yatırımın
niteliğine, hangi bölgede olduğuna, subvansiyonların niteliğinin ve niceliğinin
farklılığı vs. gibi detayları 'programın
çok dikkatli olarak hazırlanmış olduğu' şeklinde yorumlanmakta. Ancak, gerçekte
tüm bu detaylar relatif fiyat mekanizmasının işlemesine değişik bir darbeyi
temsil ettiği için, benim görüşümce, basit bir subvansiyon politikasına oranla kaynak
dağılımını daha da verimsiz hale getiriyor.
Sadece eleştirilerin üretken
olduğuna inanmadığım için bir sonraki yazımda cari açık denkleminin ithalat
yerine ihracat değişkenine odaklanan bir yapısal önerimin detaylarını
paylaşacağım. Bu önerimin cari açığı daraltma konusunda başarılı olma şansını
yüksek buluyorum. Önerimin cari açığa
'kalıcı' bir çözüm getirmesinin ötesinde ekonomi için çok olumlu olan başka
özellikleri de var. Bu yazımda ülkenin mukayeseli avantajı olduğuna inandığım
sektörlerini belirliyor, ve bu sektör ürünlerinin destek politikasının kaynak
dağılımını olumsuz olarak etkileyen subvansiyonlar yerine, zaten devletin
yapması gereken alt-yapı yatırımlarını içerdiğini açıklıyorum.
Bu yazının link'i:
No comments:
Post a Comment